NE OLACAK BU KORONA İŞİNİN SONU..?  ŞİMDİ KAVGA ZAMANI DEĞİL

NE OLACAK BU KORONA İŞİNİN SONU..? ŞİMDİ KAVGA ZAMANI DEĞİL

Korona.

Bu illet virüs çıkalı yaklaşık yedi ay oldu.

Peki ne oldu bu yedi ay da..?

İnsanlar anlaşılmaz bir şekil de ölmeye başladı.

İlk önceleri bazı tedbirler alındı ve yazın bitecek bu iş dendi.

Peki yaz gelince bitti mi..?

Hayır.

Hatta bilakis daha da arttı.

Bana kalırsa uzmanlar da işin ciddiyetini zaman geçtikçe anladı.

Çünkü bugün itibarıyla dünya da ve ülkemiz de ne yazık ki bu korona denen illet hiç hız kesmeden yayılmaya ve can almaya devam ediyor.

Hatta artık tüm dünya da uzmanlar sonbaharla beraber ikinci ve daha sert dalganın geleceğini açıkça ifade etmeye başladılar.

Sözü uzatmaya veya sağa sola kıvırmaya hiç lüzum yok.

Anlaşılan o ki bu iş zannedildiğinden çok daha ciddi bir boyuta doğru gidiyor.

Bunu görmemezlikten gelmeye çalışmak hayalperestlik olur.

Bu sırada aklımızın almadığı başka şeyler de oluyor tabi.

İlk an da alınan tedbirlerin artık neredeyse hiçbiri yok.

Şimdi geldiğimiz son durum da ise neredeyse tedbir de yok, uyan da.

Olan bir altmışbeş yaş üstü büyüklerimize oldu.

Çünkü mecbur da olsa tüm kurallara uydular.

Gerçi ev de oturmak onlara da sağlık itibariyle başka sıkıntılar yarattı ama dışarıda ki tehlike daha büyüktü.

Evet.

Gelelim bugüne.

Dediğim gibi…

Görünen o ki durum gözüktüğünden çok daha ciddi.

Benim şu durum da yöneticilerimizden beklediğim..;

Bir kere mevcut durum ne olursa olsun insanlarının ekmeğinin garantisini versinler.

Çünkü ekonomi bozulmadı ve bundan sonra iyiye gidecek diyebilen kim var..?

Fabrikalar hızla kapanıyor…

Esnafın hali zaten orta da…

Emekli zaten evvelden bozuk geliyor…

İnsanların çoğu yazın ortasında geceleri bir çay içmeye bile gidemiyorsa, bir sıkıntı var demektir.

Şimdi bazıları hemen “Tatil de tüm yazlık yerler doldu ya” demesin…

İşin için de olan herkes biliyor ki tatil yerlerinde ki konaklama, gıda ve eğlence yerlerinin çoğu bu yaz açılmadı bile.

Çok az bir kesim hariç günübirlikçi dediğimiz insanlar doldurdu o sahilleri.

En basit örneği Bursa’nın sahil yerlerini göz önüne alın.

Bursa sahillerinde bu yaz doluluk oranı % 25’i bile bulmadı.

Kaldı ki bayramdan sonra görüldüğü üzere yine her yer bomboş.

Yani çıkaracağımız sonuç ekonomik durum daha kötüye gitmeden derhal gereken tedbirler yöneticilerimiz tarafından alınmalı.

Alınan tedbirler varsa da bunlar açıklanmalı.

Çünkü yapılan tüm istatistiklerde, bu Korona virüs davasında insanlar virüsün bulaşmasından daha çok yarınlar da ekmeksiz kalmaktan korkuyorlar.

Ve bu oran % 60’ları buluyor.

Bu araştırmaları ben yapmıyorum.

Resmi kurumlar yapıyor.

Ben açıklananı söylüyorum…

Bence de bu rakamlar doğru.

Çünkü sokakta kiminle konuşsanız yüzü asık.

Haberlere baksanız hep şiddet haberlerinden başka bir şey yok.

Yani insanların psikolojik ayarları da bozuk…

Bu sıra da hiç çözemediğim ve aslında gülünecek kadar trajikomik bir durum da şu bankalar konusu…

Adamın dükkanı üç aydır kapalı kalmış…

Kapalı akıl almaz dükkana elektrik, doğlgaz faturaları gelmiş…

İş sahibi onları ödeyemiyor kara kara düşünürken bankalar adama para getir diyor.

Hem de hiçbir faiz indirimine gitmeden.

Yani tabir yerindeyse ölsen mezara telefon açacaklar parayı getir diye.

Kardeşim en büyük ihtiyaçlardan biri olan berberler bile iş yapamıyor.

Neyi getirecek adam.

Hala gerçeği göremiyormusun..?

Bu konu da bu sıkıntılı günler de bile madem bankalar gerekeni yapmıyor..;

Devletimizin yetkili organlarının işe el koyması lazım…

Yoksa bu konu da icra dosyalarının birdenbire nasıl katlandığı ortada…

Neyse.

Birde tuzu kuru olan ve çoğunluğunun nasıl zengin olduğunu bildiğimiz azınlıkta olan bir gurup var.

Azınlıkta olan dediğim bu durumu iyi olan kesim ise hiç ortalıkta yoklar zaten.

Çünkü bu zaman da hiç gözükmemek en iyisi felsefesiyle yürüyorlar.

Sebebimi..?

Orta da gözükmemelerinin sebebi zaten belli…

Söylemeye lüzum var mı..?

Sonuç…

Yedi aydır geldiğimiz süreçte bu işin şakası yok.

Bir daha söylüyorum kimse hayal görmesin, yakın zaman da bu Korona’nın duracağı falan da yok.

Zaten Dünya Sağlık Örgütü ilk günden beri iki yıldan aşağı bu iş temizlenmez diye bağırıp duruyor.

Ben Devletimin bu zor şartlar altında gerekeni yapıp en yakın zaman da en gerçekçi tedbirleri alarak vatandaşın gönlünü rahatlatacak açıklamaları yapacağını umuyorum.

Bu aşama da hiçbir siyasi parti veya görüş gözetmeden Devletimize ve tüm bizi yönetenlere güvenmek zorundayız.

Tabi onlar da artık kavgayı bırakıp tüm halka aynı seviye de hiç ayırım yapmaksızın yaklaşmak zorundalar…

Şimdi kavga zamanı değil.

Hele siyaset zamanı hiç değil.

Bu sıkıntılı günleri, her konu da hep birlikte en hafif zararlarla atlatmak dileğiyle…

 

Hayırlı ve iyi haftalar…

Yazarın Diğer Yazıları